Tesla, 2024 yılına ait Etki Raporu’nu yayımladı. Şirketin çevresel etkileri, ürün performansı, tedarik zinciri, üretim süreçleri ve küresel ölçekteki sosyal katkıları hakkında kapsamlı verilerin yer aldığı rapor, Tesla’nın sürdürülebilir enerjiye geçiş vizyonunda ulaştığı somut sonuçları ortaya koyuyor.
2024 yılı boyunca Tesla ürünleri sayesinde yaklaşık 32 milyon metrik ton karbondioksit eşdeğeri (CO2e) atmosfere salınmadı. Bu miktar, 2023 yılına göre %60 artış anlamına geliyor. Şirketin elektrikli araçları, güneş panelleri, enerji depolama çözümleri ve şarj altyapısı, fosil yakıt alternatiflerine göre hem daha az karbon salımı yapıyor hem de ince partikül kirliliğini düşürüyor.
Tesla’nın tüm Supercharger ağı 2024’te üst üste dördüncü kez %100 yenilenebilir enerjiyle çalıştı. Almanya’daki Gigafactory Berlin-Brandenburg ise ikinci kez tamamen yenilenebilir elektrikle faaliyet gösterdi. Şirketin araçlarının ömür boyu sağladığı ortalama CO2e azaltımı 35 metrik ton; ABD özelinde bu miktar 52 metrik tona kadar çıkıyor.
Tesla sürücüleri, denetimli Autopilot kullanımıyla ABD ortalamasına göre 10 kat daha güvenli bir sürüş deneyimi yaşadı. 2024 yılı boyunca Supercharger istasyonlarının ortalama kullanılabilirliği %99,95 seviyesinde gerçekleşti. Model Y Long Range RWD’nin mil başına toplam maliyeti 0,74 dolar oldu; bu, BMW X3’ün 1,19 dolarlık ve Toyota RAV4’ün 0,76 dolarlık değerlerinden daha düşük bir seviye.
Şirketin enerji alanındaki katkıları sadece bireysel kullanım ile sınırlı kalmadı. 2024 yılında Tesla’nın enerji depolama çözümleriyle toplam 31 GWh kapasite devreye alındı. Bu sistemler, elektrik kesintilerine karşı evleri korurken aynı zamanda sanal enerji santrali ağına katılarak şebekeye ihtiyaç anında enerji sağlayabiliyor. Bu kapsamda, örneğin Porto Riko’daki Powerwall destekli evler yaz aylarında yaşanan talep zirvelerinde toplam 444 MWh enerji katkısı sağladı.
Tesla’nın endüstriyel enerji çözümü olan Megapack, 2024’te Hawaii’deki son kömür santralinin devreden çıkmasına destek oldu. Bu enerji depolama tesisi, adanın toplam elektrik talebinin yaklaşık %20’sini karşılayabiliyor ve önümüzdeki beş yıl içinde yenilenebilir enerji israfını %69 oranında azaltması bekleniyor.
Tedarik zincirinde ise şirket, batarya üretiminde kullanılan hammaddelerin sürdürülebilirliğini artırmaya odaklandı. Batarya tedarikçilerinin %77’si 2024 yılı itibarıyla net sıfır ya da karbon nötr hedefler benimsedi. Şirket aynı yıl, yaklaşık 21.000 adet Model Y RWD üretimine denk gelecek miktarda geri dönüştürülmüş batarya materyalini işledi.
Bu, 2023’e göre %136’lık bir artışı temsil ediyor. Tesla, batarya malzemelerinin fosil yakıtlar gibi doğadan kazınmak yerine geri dönüştürülebilir olduğuna dikkat çekiyor ve hedefinin hiçbir bataryanın çöplüğe gitmemesi olduğunu vurguluyor.
İnsan kaynakları alanında da Tesla, küresel ölçekte temiz enerji sektöründe 125.000’den fazla kişiye istihdam sağladı. Yöneticilerinin %76’sı içeriden terfilerle yükseldi. Afet bölgelerinde ise mobil Powerwall üniteleriyle 2,28 MWh temiz enerji geri kazandırıldı.
Raporda öne çıkan bir diğer unsur da Tesla’nın insansı robotu Optimus oldu. Bu robotun, hem evde hem de iş yerlerinde tekrarlayan ve tehlikeli görevleri üstlenerek insanlara zaman kazandırması hedefleniyor.
Şirket, ayrıca yeni nesil otonom ulaşım ağı olan Robotaxi ile karbon salımını daha da azaltmayı planlıyor. Cybercab adlı bu araçların, Model 3/Y araçlarına göre %50, içten yanmalı motorlu araçlara göre ise %85 daha az emisyon salması bekleniyor.
